ALIN ATAM ‘IN ADINI ORADAN!

Sayın Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul GÜNAY;

Ankara’nın taşına bak,

Gözlerimin yaşına bak;

Uyan uyan Gazi Kemal,

Adının verildiği Kültür Merkezine bak!

 Başkentim Ankara’nın görünen yüzü, gülen gözleri, Ankara’nın incisi olması gereken adına, şanına yakışır bir merkezden söz etmek istiyorum. Ankara’ya geldiğimde adını sıkça duyduğum, Ulus’a gelir giderken uzaktan gördüğüm bir türlü gidemediğim merkeze; Kastamonu Günleri kapsamında gitme fırsatını buldum. Atatürk Kültür Merkezi’nin hayalimdeki görüntüsü çok daha yüksekti (belki hayal kırıklığımın bende depreme dönüşmesi bu yüzdendir.) öyle bir merkez bekliyordum ki o geniş arazinin ortasında adına yakışır, her şeyi ile dört dörtlüğünde ötesinde bir merkez, daha girişte hayallerim 6 şiddetinde sarsıldı. Arabadan iner inmez etrafıma baktım, hiçbir güvenliğin olmadığı bir alan (gerçi korunacak hiçbir şey yok orta yerde)çevre düzeni yok, ağaç yok, etraf çöp ve atık dolu, bazı çim bölümlerin üzerinden geçilmiş adeta yol halini almış çim yok çiçek yok görsellik adına, daha içeriye adımınızı atmadan karamsarlığa kapıldığınız bir alanla karşılaşıyorsunuz. Görünen binaya yürürken insanın etrafına bakası,göresi gelmiyor.Düzensiz araba park yerleri gelişigüzel. Yürüyüş alanı kırık parke taşlarla dolu. Düşmemek için çırpınan şanslılara, düşenlere yardım etmek kalıyor.

    Binanın girişi yüreğimin acıyla sıkışmasına içeriye girince acımın isyana dönüşmesine neden oldu. Kocaman dönüm dönüm arazinin üzerinde sanki yer yokmuş gibi kondurulmuş bir bina. Hiçbir sıcaklığı olmayan sadece taş ve mermerin ağırlıkta olduğu yazın bile soğuktan ısınmak için; Güneş’i arayacağı, hele kışında ısıtmanın kolay olmayacağı bir binaya kimsenin uğramaması normaldir diye düşündüm. Etkinlikler içerisinde paneller düzenlemiştik. Bu söyleşileri alt kattaki konferans salonunda donarak izlemek zorunda kaldık. Bunlardan biride Cumhuriyet kadını Prof. Dr. Saime Naim KAVİ Hocamdı. Sağ olsun yapılan üç paneli de büyük bir özveri ile o soğukta yüreğindeki yurtsever duygularıyla orada kaldı ve dinledi.

    Binanın içi dışı gibiydi. Hayallerim dışarıda 6 şiddetinde sarsılırken içeride iki katına çıktı. Hele müzeyi gördükten sonra yerle bir oldum. Görünen yerde olması gereken müze adeta yerin altına sokulmuş. Kimsenin görmesi gereken bir yermiş gibi hiçbir güvenlik önlemi alınmadan o şekilde bırakılmış. Düşündüm biz Kastamonululardan önce ve sonra burası böyle etkinlikler için kullanılır olmuş.

    İçeriyi gezenlerin o yoğunlukla akıllarına güvenlik gelmiyor. Allah korusun her hangi bir afette nasıl boşaltılır çünkü her yer kapalı sadece bir çıkış var. En can alıcı noktada başbakan, meclis başkanı, milletvekili, bakanlar, belediye başkanları bu etkinliklerin açılışını yapıyor ve geziyor.  Mal ve can güvenliği yok insana değer bumu?

    Cumhuriyet Türkiye’sinde yaşayan ve mesleğim öğretmenlik adına Atatürk ilke ve inkılâplarına daima sadık kalacak olan Uğur ABCA’yı derinden sarstı. Üzüldüm ama bunları anlatmak için aldım elime kalemi yazıyorum.

Yazdınız da ne olacak öğretmenim diyebilirsiniz. Burayı öyle bir hale getirin ki Ankara’nın incisi olsun, gözbebeği olsun. Yok, mu mimarınız, mühendisiniz bu konu ile uğraşacak. Bakanlığınızda çalışan duyarlı insanlarınız. Alın yanınıza sizi burası için bilgilendirecek çalışanlarınızı ne yapabilirsiniz konuşun. Mutlaka buraya bir bakın sayın bakan(bakmakla kalmayın görün hissedin, özünüzde kalan Cumhuriyet aşkıyla bakın! Ödeneğiniz yoksa arayın bulun gerekirse görev verin yardım edelim. İsteyin mimarınız, mühendisiniz, işçiniz ve çalışanınız olalım.

Sayın Bakan; Bizler görevimizi vazife sorumluluğu ve bilinci içinde yaptık. Özümüzdeki tüm güzellikleri dışarıya taşırıp onurla, gururla, sevinçle tüm özverimizle hükümetlerden hiçbir şey beklemeden, beklentimiz olmadan kendi adımıza bir şey dilenmeden takdir, teşekkür beklemeden yaptık. İdareci değil yönetici oldum.

    Ama şimdi yine kendimiz için değil Başöğretmenim Atamın adına dileğim var.

Mustafa Kemal ATATÜRK‘ün adının verildiği bu alanı ve yapıyı özüne uygun ya yenileyin ya yıkın yeniden yapın.

     Çağlara damgasını vurmuş 21.yüzyılın Dünya liderlerinin en önemlisi ve başta geleni olmuş Atamın adına uygun hale getirin.

 Ya da; Alın Atamın adını oradan!

       Gereğini bilgilerinize arz ederim.                                          

                                                                                                            2007

                                                                                                       Uğur ABCA         

Yorumlar